Karşılıklı saldırılardan sonra Pakistan’dan İran'a “güven inşası” mesajı

900 kilometrelik sınır paylaşan ve karşılıklı saldırılar nedeniyle bölgede endişeleri arttıran Pakistan ve İran’ın dışişleri bakanlarının görüştüğü açıklandı. Görüşmenin ardından açıklama yapan İslamabad, İran ile "tüm konularda" birlikte çalışmaya hazır olduğunu bildirdi

Karşılıklı saldırılardan sonra Pakistan’dan İran'a “güven inşası” mesajı
İran Perşembe günkü saldırılarda kendi topraklarındaki bir sınır köyünde aralarında dört çocuğun da bulunduğu dokuz kişinin öldüğünü açıkladı. Pakistan ise İran'ın Salı günü düzenlediği saldırıda iki çocuğun öldüğünü bildirdi.

900 kilometrelik sınır paylaşan ve karşılıklı saldırılar nedeniyle bölgede endişeleri arttıran Pakistan ve İran’ın dışişleri bakanlarının görüştüğü açıklandı. Görüşmenin ardından açıklama yapan İslamabad, İran ile "tüm konularda" birlikte çalışmaya hazır olduğunu bildirdi.

Tahran-İslamabad hattında tırmanan gerilim, İsrail ile Hamas arasında 7 Ekim'de başlayan çatışmalardan bu yana bölgede daha geniş çaplı istikrarsızlık konusunda alarm verilmesine neden olmuştu.

Ancak Pakistan Dışişleri Bakanlığı'ndan son gelen açıklama, inişli çıkışlı ilişkileri olan tarafların, şimdiden gerilimi düşürmek istediklerinin sinyali olarak değerlendiriliyor.

Pakistan Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Bakan Celil Abbas Jilani'nin, İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahiyan ile görüşmesinde, karşılıklı güven ve işbirliği ruhu temelinde tüm konularda birlikte çalışmaya hazır olduğunu ifade ettiği kaydedildi. Açıklamada, "Jilani güvenlik konularında daha yakın işbirliğine duyulan ihtiyacın altını çizdi" dedi.

VOA Pakistan Büro Şefi Sarah Zaman da son 24 saatteki işaretlerin cesaret verici olduğunu söyledi. VOA Türkçe’ye bilgi veren Zaman, “Ayrıca açıklamada her iki ülkenin de bu saldırıları temelde egemenliklerinin ihlali olarak nitelendirmelerine rağmen, birbirlerine kardeş ülkeler olarak atıfta bulunmaya devam etmeleri dikkat çekti. Bu da gerilimin düşürülmesini bekleyenler için çok önemli bir işaret “dedi.

İslamabad-Tahran teması, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Pakistan Dışişleri Bakanı Jilani'nin görüşmesinin ardından geldi. Pakistan Dışişleri Bakanlığı, Jilani-Fidan görüşmesinin ardından X hesabından yaptığı açıklamada, Pakistan'ın gerilimin tırmanması gibi bir ilgi ya da arzusunun olmadığı ifade edilmişti.

İran devlet medyası da Emirabdullahiyan’ın, "Pakistan'ın egemenliği ve toprak bütünlüğü bizim için büyük önem taşıyor ve Pakistan topraklarındaki terörist kampların etkisiz hale getirilmesi ve yok edilmesi için ikili işbirliği şart" dediğini aktardı.

Temaslar Pakistan'ın Geçici Başbakanı Enver El Hak Kakar’ın tüm askeri liderlerin katılımıyla Ulusal Güvenlik Komitesi'ni topladığı sırada gerçekleşti. Kakar Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'na yaptığı ziyareti yarıda keserek Perşembe günü Pakistan’a dönmüştü.

Başbakanlık’tan yapılan açıklamaya göre toplantıda, "iki ülkenin karşılıklı olarak diyalog ve diplomasi yoluyla küçük huzursuzlukların üstesinden gelebileceği ve tarihi ilişkilerini daha da derinleştirmenin yolunu açabileceği" sonucuna varıldı.

Bununla birlikte, Pakistan topraklarını ihlal etmeye yönelik her türlü girişime "devletin tüm gücüyle karşılık verileceği" de karara bağlandı. Komite, İran'ı güvenlik endişelerini gidermek için mevcut iletişim kanallarını kullanmaya çağırdı.

Bir başka açıklamaya göre de Kakar, güvenlik zirvesinin ardından yapılan kabine toplantısında ilişkilerin İran'ın saldırılarından önceki haline dönmesinin "iki ülkenin de çıkarına" olduğunu söyledi.

Pakistan Tahran'daki büyükelçisini geri çağırmış ve İran büyükelçisinin İslamabad'a dönmesine izin vermemişti.

Pakistan medyasına göre kabine anlaşmazlığı sona erdirme kararı aldı ve İran ile tam diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesine yönelik bir hamleyi de onayladı.

Peki bu gerilim neden şimdi yaşandı. VOA Pakistan Büro Şefi Sarah Zaman’a göre genel algı, sınırın her iki tarafında faaliyet gösteren teröristlerden çok İran'ın güç gösterisi yaptığı ve İsrail ile Hamas arasında Gazze’de devam eden savaşla ilgili olduğu yönünde.

Konuştuğu analistlerin, İran’ın Hamas, Hizbullah ve Husi isyancılarının baskısı altında olduğu görüşünde olduğunu kaydeden Zaman, “Ayrıca Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'nin ölüm yıldönümü töreninde İran’da yapılan saldırıyı da gördük. Yani tüm bunlar İran'ı baskı altına aldı ve bu da bu ülkenin gücünü gösterme yoluydu. Bazı analistler de bunun İran'ın Washington'a, süregelen çatışmayı genişletebileceğini gösterme yolu olduğuna inanıyor” dedi.

Ne olmuştu?

İslamabad ayrılıkçı Beluç Kurtuluş Cephesi ve Beluç Kurtuluş Ordusu'nun üslerini vurduğunu söylerken, Tahran da insansız hava araçları ve füzelerinin Ceyş el Adl (Adalet Ordusu) grubunun militanlarını hedef aldığını açıklamıştı.

İran Perşembe günkü saldırılarda kendi topraklarındaki bir sınır köyünde aralarında dört çocuğun da bulunduğu dokuz kişinin öldüğünü açıkladı. Pakistan ise İran'ın Salı günü düzenlediği saldırıda iki çocuğun öldüğünü bildirdi.

Pakistan'ın güneybatı eyaleti Belucistan ve İran'ın güneydoğu eyaleti Sistan-Belucistan'ı kapsayan bir bölgede, militan gruplar faaliyet gösteriyor. Her iki bölge de maden zengini; ancak büyük ölçüde az gelişmiş ve istikrarsız.

İslamabad'ın vurduğu gruplar, Çin vatandaşlarına ve Belucistan'daki yatırım projelerine saldırılar dahil, Pakistan devletine karşı yıllardır silahlı isyan yürütüyor.

İran'ın saldırdığı Ceyş el Adl da etnik bir militan grup olmakla birlikte Sünni İslamcı eğilimleri nedeniyle Şii ağırlıklı İran tarafından tehdit olarak görülüyor. IŞİD ile bağlantıları olan grup, İran'da Devrim Muhafızları'na karşı saldırılar düzenledi.

İran bu hafta ayrıca Suriye'de IŞİD’e ait olduğunu söylediği mevzilere ve Irak'ta İsrail'e ait bir casusluk merkezi olduğunu iddia ettiği yerlere saldırılar düzenledi.

Zaman’a göre yaşananlar kendi başına çok önemli çünkü İran-Irak savaşından bu yana ilk kez bir ülke İran'ı vurdu. Zaman, “Saldırıyı İran başlatmış olsa da Pakistan'ın ilk tepkisi, önce diplomatik nitelikte açıklamalar yapması ve büyükelçisini geri çağıracağını ve İran büyükelçisinin geri dönmesine izin vermeyeceğini söylemesiydi. Ancak nihayetinde sınırın ötesine herhangi bir jet göndermeden, sınırın diğer tarafına herhangi bir asker göndermeden bir askeri eylem gerçekleştirdi. Yine de İran'ın ilk kez başka bir ülke tarafından vurulması bu açıdan çok büyük bir olay. İran'ın geçmişte olduğu gibi bu hafta da Suriye ve Irak'ı vurmuş olmasına rağmen ilk kez Pakistan'ın da karşılık vermesi şok dalgaları yarattı” ifadelerini kullandı.

Bu haberde Reuters haber ajansından yararlanılmıştır.

Dilge Timoçin