Aşırı sağın yükseldiği Portekiz'deki seçimden muhafazakarlar sandıktan birinci çıktı

10 milyon seçmenin olduğu Portekiz’de aşırı sağ oyunu ikiye katladı. Sandıktan merkez sağ Demokratik İttifak partisi birinci çıktı ancak hükümeti kurmak için parlamentoda yeterli çoğunluğu elde edemedi.

Portekiz'in merkez sağ partisi Demokratik İttifakı (AD) Pazar günü yapılan genel seçimleri kazandı ancak hükümeti kuracak sandalye sayısına ulaşamadı.

AD lideri Luis Montenegro, müzakere etmeyi reddettiği aşırı sağcı Chega Partisi’nin desteği olmadan hükümeti kurup kuramayacağının belirsiz olduğunu söyledi.

Resmi olmayan sonuçlara göre, Demokratik İttifak yüzde 31,5 ile ilk sırada yer alırken sekiz yıldır iktidarda olan merkez sol Sosyalistler yüzde 29’la ikinci sırada yer aldı.

Bu sonuçlara göre Demokratik İttifak 230 sandalyeli parlamentoda 91 sandalyeyi alabiliyor.

Chega'nın parlamentodaki temsili dört kattan fazla artarak 230 sandalyeli mecliste en az 48 milletvekiline ulaştı ve birleşik sağa çoğunluk kazandırdı.

Bu sonuç, Avrupa genelinde aşırı sağa doğru bir siyasi eğilimin altını çiziyor.

Faşist bir diktatörlüğün 50 yıl önce yıkılmasının ardından demokrasiye geri dönen Portekiz'in, sağ popülizmin kıta genelinde yükselişine karşı bağışıklığı olduğu düşünülüyordu.

Montenegro'nun önde gelen rakibi Pedro Nuno Santos, 2015'ten bu yana iktidarda olan sol eğilimli Sosyalist Parti'nin (PS) çok ince bir farkla ikinci olmasının ardından yenilgiyi kabul etti. AD'nin genel vergi indirimlerini içeren politikasını desteklemeyi reddetti.

Montenegro, Pazartesi günü erken saatlerde coşkulu destekçilerden oluşan bir kalabalığa "AD seçimi kazandı" diyerek, yeni parlamentodaki partilerin sorumlu bir şekilde hareket etmesinin ve "Portekiz halkının isteğine uymanın" önemli olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Marcelo Rebelo de Sousa'nın AD liderini hükümeti kurmaya resmi olarak davet etmesi gerekiyor ve Montenegro bunun gerçekleşmesini beklediğini söyledi.

Montenegro, hükümete destek konusunda sağcı popülistlere güvenmeyeceğine dair seçim sözünü yinelerken, PS ve Chega'nın "Portekiz'in istediği hükümeti engellemek için olumsuz bir ittifak kurmamasını" umduğunu ifade etti.

AD ve onun Madeira bölgesindeki muhafazakar müttefikleri, PS'nin 77 sandalyesinin önünde en az 79 sandalye kazandı.

PS, Sosyalist Başbakan Antonio Costa'nın bir yolsuzluk soruşturması nedeniyle Kasım ayında istifa etmesinden bu yana çoğu kamuoyu yoklamasında AD'nin gerisinde kalmıştı.

Santos, partisinin artık muhalefete liderlik edeceğini ve bunun Chega'nın eline bırakılamayacağını söyledi.

Aşırı sağ parti, yolsuzlukları ortadan kaldıracağına söz vererek ve "aşırı" göç olarak gördüğü duruma karşı karşıtlığını ifade ederek, mevcut düzen aleyhine bir söylemle kampanya yürüttü.

Chega lideri Andre Ventura gazetecilere verdiği demeçte, Pazar günkü seçimin "Portekizlilerin Chega ile birlikte bir AD hükümeti istediğini açıkça gösterdiğini" söyledi.

Ventura, müzakere etmeyi reddetmeye devam etmesi halinde herhangi bir siyasi istikrarsızlıktan Montenegro’nun sorumlu olacağını söyledi.

21 yaşındaki hukuk öğrencisi ve PS üyesi Alexandra Ferreira, "Hafızası olmayan bir toplumumuz var" diye konuştu ve aşırı sağın büyümesinin onu "çok üzdüğünü" söyledi.

Batı Avrupa'nın en fakir ülkesindeki seçimlerde hakim olan sorunlar arasında konut krizi, düşük ücretler, sağlık hizmetlerinin gerilemesi ve yolsuzluk yer alıyordu.