İran ve Suudi Arabistan İlişkileri Yeniden Başlatıyor

İran ve Suudi Arabistan, Körfez'de gerilimi tırmandıran ve Yemen'den Suriye'ye çatışmaları derinleştiren yedi yıllık diplomatik kesintinin ardından bugün ilişkileri yeniden tesis etme konusunda anlaştı

İran ve Suudi Arabistan İlişkileri Yeniden Başlatıyor

İran ve Suudi Arabistan, Körfez'de gerilimi tırmandıran ve Yemen'den Suriye'ye çatışmaları derinleştiren yedi yıllık diplomatik kesintinin ardından bugün ilişkileri yeniden tesis etme konusunda anlaştı.

Anlaşma, iki rakip Ortadoğu ülkesinin üst düzey güvenlik yetkilileri arasında Çin Ulusal Halk Kongresi sırasında Pekin'de yapılan görüşmelerin ardından sağlandı. Çin arabuluculuğunda İran ve Suudi Arabistan arasında 6-10 Mart arasında yapılan görüşmeler daha önce kamuoyuna açıklanmamıştı.

Anlaşmaya Pekin'de varılmış olması, Körfez ülkelerinin ABD'nin Ortadoğu'dan yavaş yavaş çekildiğini düşündüğü bir dönemde, Çin için büyük bir diplomatik zafer anlamına geliyor.

"Büyükelçilikler açılıyor"

İran haber ajansı IRNA, "Görüşmelerin sonucunda İran ve Suudi Arabistan diplomatik ilişkileri yeniden başlatma ve iki ay içinde büyükelçiliklerini açma üzerinde anlaştı" dedi. IRNA, Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Şamhani’nin görüşmelerin "açık, şeffaf, kapsamlı ve yapıcı" olduğunu söylediğini de iletti.

Şamhani'nin "Tahran ve Riyad arasındaki yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak, bölgesel istikrar ve güvenliğin geliştirilmesine, mevcut zorlukların üstesinden gelmek için Körfez ülkeleriyle İslam dünyası arasındaki işbirliğinin arttırılmasına olanak tanıyacaktır" dediği bildirildi.

İran ve Suudi Arabistan medyası, iki ülke tarafından yapılan açıklamanın egemenliğe saygı ve birbirinin içişlerine müdahale etmeme ilkelerinin altını çizdiğini bildirdi.

Eski anlaşmalar canlandırılacak

Suudi Arabistan devlet haber ajansı, iki ülkenin ayrıca 2001 yılında imzalanan güvenlik işbirliği anlaşmasıyla daha önce imzalanan ve ticaret, ekonomi ve yatırımlara odaklanan anlaşmayı etkinleştirme üzerinde de anlaştığını kaydetti.

İran'ın dini lideri Ali Hamaney'in başkanı olduğu Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'yle bağlantılı Nur Haber’in bildirdiğine göre Suudi Arabistan Ulusal Güvenlik Danışmanı Musaid bin Muhammed el-Ayban'la birlikte anlaşmaya imza atan Ali Şamhani, Çin'in iki ülke arasındaki yakınlaşmada oynadığı rolü övdü.
Hem Suudi Arabistan hem İran, Irak ve Umman'a 2021 ve 2022 yıllarında görüşmelere evsahipliği yaptıkları için teşekkürlerini sundu.

İran medyasının yayınladığı görüntülerde, görüşmelere katılan Çin'in en üst düzey diplomatı, Komünist Parti Dış İlişkiler Merkez Komisyonu Bürosu Direktörü Wang Yi'nin her iki ülkeyi "gösterdikleri bilgelik nedeniyle yürekten kutladığı" duyuldu.
Wang, "Bu anlaşma diyalog ve barış için bir zaferdir, dünyada çok fazla çalkantının olduğu bu dönemde gelen müjdeli bir haberdir. Her iki taraf da samimiyet sergiledi. Çin bu anlaşmayı tam olarak destekliyor. Çin, iyi niyetli ve güvenilir bir arabulucu olarak ev sahipliği görevini tamamladı" dedi.

Çin’in dünyadaki önemli meselelerin çözümünde yapıcı bir rol üstlenmeye ve büyük bir ülke olarak sorumluluk aldığını göstermeye devam edeceğini kaydeden Wang, "Dünyadaki meseleler Ukrayna meselesiyle kısıtlı değil" dedi.

Kısa süre önce İran'ın sertlik yanlısı Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'yi ağırlayan Çin, aynı zamanda Suudi Arabistan'dan en çok petrol ithal eden ülkelerin başında geliyor.

Bugün üçüncü beş yıllık görev süresi için yeniden cumhurbaşkanı seçilen Xi Jinping de Aralık ayında Riyad'ı ziyaret etmiş, Çin'in enerji kaynakları açısından önem taşıyan Körfez ülkeleriyle toplantılara katılmıştı.

Çin Dışişleri Bakanlığı, konuya ilişkin açıklama yapılması talebini yanıtsız bıraktı.

Ortadoğu'nun önde gelen Şii ve Sünni gücü olan İran ve Suudi Arabistan, yıllardır anlaşmazlık yaşıyor. İki ülke, Yemen, Suriye ve başka ülkelerde devam eden vekalet savaşlarında zıt tarafları destekliyordu.

Suudi Arabistan, Tahran'daki büyükelçiliğinin baskına uğraması üzerine 2016 yılında İran'la bağlarını koparmıştı. Suudi Arabistan'ın Şii bir din adamını 2016'da idam etmesi, iki ülke arasındaki anlaşmazlığı körüklemişti.

Üst düzey İranlı bir güvenlik yetkilisi, bugün varılan anlaşmayı İran'ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney'in de desteklediğini söyledi.

Yetkili, Reuters'a yaptığı açıklamada, "Şamhani bu nedenle dini liderin temsilcisi olarak Çin'e gitti. İran'daki en üst otoritenin bu kararı desteklediği gösterilmek istendi" dedi.

Öte yandan İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahyan, ilişkileri normalleştirmenin hem iki ülke hem de Ortadoğu açısından büyük fırsatlar sunduğunu kaydederek ileride atılabilecek adımların sinyalini verdi.

Emirabdullahyan, Twitter mesajında, "İran hükümetinin dış ilişkiler politikasının kilit eksenini oluşturan komşuluk politikası, çok güçlü şekilde doğru yönde ilerliyor. Bölgede atılacak daha fazla adım için yapılan hazırlıkların arkasında diplomasi yatıyor" dedi.

Üst düzey bir İranlı yetkiliyse Suudi Arabistan’la olan gerginlikleri gidermenin son aylarda Tahran için bir öncelik haline geldiğini, bunun, İran’ın nükleer programına ilişkin görüşmelerin etrafındaki anlaşmazlıkları gidermede de yardımcı olacağını söyledi. Yetkili, Reuters’a yaptığı açıklamada, "İran-Suudi Arabistan yakınlaşmasının Batı’yı İran’la nükleer anlaşmaya varmak için cesaretlendireceğini" söyledi.

Kirby: "Amerika’nın görüşmelerden haberi vardı"

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Suudi Arabistan’ın İran’la diplomatik bağları yeniden kurmaya ilişkin görüşmeler konusunda Washington’u haberdar ettiğini, ancak Amerika’nın görüşmelere doğrudan dahil olmadığını söyledi. Kirby, "Suudiler bizi yaptıkları görüşmelerden haberdar etti, tıpkı bizim de onları kendi iletişimlerimiz konusunda haberdar ettiğimiz gibi, ama biz doğrudan dahil olmadık" dedi.

Birleşik Arap Emirlikleri’nden diplomasi danışmanı Enver Gargaş da paylaştığı Twitter mesajında, "İran ve Suudi Arabistan arasındaki anlaşmanın memnuniyet yarattığını kaydetti. Gargaş, ”Suudi Arabistan ve İran arasında diplomatik ilişkileri yeniden kurmak amacıyla yapılan anlaşmayı ve Çin’in oynadığı rolü memnunlukla karşılıyoruz. BAE, bölgedeki ülkeler arasında olumlu iletişim ve diyaloğun önemine inanıyor. İyi komşuluk ilişkileri ve herkes için daha istikrarlı bir gelecek için ortak paydadan başlamak gerektiğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı.

Lübnan Dışişleri Bakanlığı da İran ve Suudi Arabistan'ın kararının memnunlukla karşılandığını kaydetti. Lübnan’daki Hizbullah örgütünden yapılan açıklamada da destekçisi İran ve rakibi Suudi Arabistan arasındaki bağların yeniden kurulması "iyi bir gelişme" olarak nitelendi.