Savaşın ortasında açlıkla mücadele eden Gazzeliler Ramazan’a girdi

Açlığın hüküm sürdüğü Gazze Şeridi için ABD, Katar ve Mısır’ın aracılık ettiği ve büyük miktarda insani yardımın girişini içeren ateşkes görüşmeleri henüz sonuç vermezken, Ramazan’ı karşılayan Gazzeliler oruç tutmaya başladı

Savaşın ortasında açlıkla mücadele eden Gazzeliler Ramazan’a girdi
Ramazan’ı karşılayan Gazzeliler oruç tutmaya başladı.

Filistinliler, İsrail ile Hamas arasında 5 aydır savaşın devam ettiği Gazze Şeridi'nde, açlığın arttığı ve ateşkes görüşmelerinin durduğu bir dönemde Ramazan orucuna başladı.

Ramazan ayının başlamasıyla sualar yıkılan binaların enkazı arasında yapıldı. Tıka basa dolu çadır kamplarda ışıklar ve süslemeler asıldı.

Çocuklar ellerinde fenerlerle Ramazan'ı karşıladı.
Çocuklar ellerinde fenerlerle Ramazan'ı karşıladı.

Birleşmiş Milletler'in (BM) sığınağa dönüştürdüğü bir okulda çekilen bir videoda, bir kişi hoparlörden şarkı söylerken dans eden ve köpük püskürten çocuklar görüldü.

Çadır kamplarda ışıklar ve süslemeler asıldı.
Çadır kamplarda ışıklar ve süslemeler asıldı.

Ancak 30 binden fazla Filistinli’nin ölümüne ve Gazze'nin büyük bölümünün harabeye dönmesine neden olan 5 aylık savaşın ardından kutlanacak pek bir şey kalmadı. Aileler normalde her gün güneşin doğuşundan batışına kadar süren oruçlarını ziyafetle açarladı; ama gıda bulunan yerlerde bile konserve dışında çok az şey var ve fiyatlar pek çok kişi için çok yüksek.

Pazar günü güneydeki Refah kentinde gıda alışverişi yapan Sabah El Hendi, "Gözlerinde neşe olan kimseyi göremiyorsunuz, her aile üzgün, her ailenin bir şehidi var" dedi.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail ve Hamas'ı "silahları susturarak" ve tüm rehineleri serbest bırakarak Ramazan ruhunu yaşamaya çağırdı.

Guterres, "Dünyanın gözü üzerimizde. Tarihin gözü üzerimizde. Başka tarafa bakamayız. Daha fazla kişinin ölmesini önlemek için harekete geçmeliyiz. Çaresiz sivillerin hemen harekete geçmemize ihtiyacı var" dedi.

Filistinliler Refah kentinde gıda alışverişi yaptı.
Filistinliler Refah kentinde gıda alışverişi yaptı.

Savaş, Gazze'nin 2,3 milyonluk nüfusunun yaklaşık yüzde 80'ini evlerinden etti ve yüz binlerce kişiyi kıtlığın eşiğine getirdi. Sağlık yetkilileri Gazze'nin kuzeyinde çoğu çocuk en az 25 kişinin yetersiz beslenme ve susuzluktan öldüğünü söylüyor.

İsrail güçleri Ekim ayından bu yana bölgenin kuzeyini büyük ölçüde tecrit etmiş durumda ve yardım grupları İsrail'in kısıtlamalarının, devam eden çatışmaların, kanun ve nizamın bozulmasının, bölgenin çoğunda umutsuzca ihtiyaç duyulan gıdaların güvenli bir şekilde ulaştırılmasını neredeyse imkansız hale getirdiğini söylüyor.

Biden’ın Ramazan mesajı

ABD Başkanı Joe Biden yıllık Ramazan mesajında kutsal ayın "yoğun acıların yaşandığı bir döneme" başladığını belirtti.

Biden, "Müslümanlar önümüzdeki günlerde ve haftalarda oruçlarını açmak üzere dünyanın dört bir yanında biraraya gelirken, Filistin halkının çektiği acılar pek çok kişinin aklının bir köşesinde olacak. Benim için de öyle" dedi.

ABD ve diğer ülkeler havadan yardım atmaya başladı; ancak insani yardım grupları bu tür çabaların maliyetli ve yetersiz olduğunu söylüyor.

ABD ordusu da yardım ulaştırmak üzere bir deniz köprüsü inşa etmek için ekipman taşımaya başladı, ancak köprünün faaliyete geçmesi muhtemelen birkaç hafta alacak.

İspanyol yardım grubu Open Arms'a ait bir geminin Kıbrıs yakınlarından Gazze'ye bir öncü sefer yapması bekleniyor; ancak ne zaman yola çıkacağı hala belli değil.

ABD, önemli askeri destek sağladığı ve uluslararası ateşkes çağrılarından koruduğu İsrail’den, sivillere zarar vermekten kaçınması ve insani yardımı kolaylaştırması için daha fazla çaba göstermesini istiyor.

Ateşkes görüşmeleri tıkandı

ABD, Katar ve Mısır, normal şartlarda neşeli geçen bayram öncesinde, onlarca İsrailli rehinenin ve Filistinli mahkumun serbest bırakılmasını ve büyük miktarda insani yardımın girişini içeren bir ateşkese aracılık etmeyi umuyordu; ancak görüşmeler tıkandı.

Hamas böyle bir anlaşmanın savaşı sona erdireceğine dair garanti talep ediyor. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu bu talebi reddederek örgüte karşı "tam zafer" kazanılana ve Gazze'de tutulan tüm rehineler serbest bırakılana kadar saldırıya devam etme sözü verdi.

Netanyahu Pazartesi günü yaptığı açıklamada, İsrail'in "Hamas'ın dört numaralı" liderini öldürdüğünü ve hedefteki daha fazla kişinin öldürüleceğini söyledi.

Netanyahu’nun Ocak ayında Beyrut'ta bir patlamada öldürülen Hamas'ın siyasi başkan yardımcısı ve grubun askeri kanadının kurucularından Salih Aruri suikastına atıfta bulunuğu sanılıyor. Sorumluluğu üstlenmemesine rağmen patlamanın arkasında İsrail'in olduğuna inanılıyor.

Refah tetikte

İsrail, saldırısını Gazze nüfusunun yarısının sığındığı güneydeki Refah kentine kadar genişletme sözü verirken sivillerin saldırıdan kaçmak için nereye gideceğini söylemedi.

Biden, Refah'a bir saldırının kendisi için "kırmızı çizgi" olacağını, ancak ABD'nin İsrail'e askeri yardım sağlamaya devam edeceğini söylüyor.

Cumartesi günü MSNBC'ye konuşan ABD Başkanı Biden, İsrail'in 7 Ekim saldırısına karşılık verme hakkı olduğunu ancak Netanyahu'nun "kaybedilen masum hayatlara daha fazla dikkat etmesi gerektiğini" söyledi ve "30 bin Filistinli’nin daha ölmesine izin veremezsiniz" dedi.

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı Pazartesi günü yaptığı açıklamada savaşın başlamasından bu yana en az 31 bin 112 Filistinli’nin öldürüldüğünü ve son 24 saat içinde hastanelere 67 cesedin getirildiğini bildirdi.

Bakanlık, sayımlarında siviller ve savaşçılar arasında ayrım yapmıyor; ancak ölenlerin üçte ikisini, kadın ve çocukların oluşturduğu açıklandı.

İsrail ise sivil ölümlerinden Hamas'ı sorumlu tutuyor. İsrail ordusu, 13 bin Hamas savaşçısını öldürdüğünü söylüyor; ancak kanıt sunmuyor.