Ankara Brüksel ile ilişkilerinde son durumu nasıl yorumluyor?

Dışişleri Bakanı Fidan, AB Komisyonu’nun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi ile görüştü. Diplomatik kaynaklar, Fidan'ın görüşmede "Brüksel’in somut adım atmasının beklendiğini" aktardığını belirtiyor

Ankara Brüksel ile ilişkilerinde son durumu nasıl yorumluyor?
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Avrupa Birliği Komisyonu’nun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi ile görüştü.

Diplomatik kaynaklarca paylaşılan bilgelere göre Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi ile telefonda görüştü.

Dışişleri Bakanı Fidan'ın, Oliver Varhelyi ile görüşmesinde "Brüksel tarafının somut adım atmasının beklendiğini" vurguladığı belirtiliyor.

Türkiye, AB'ye üyelik müzakeresinin askıda tutulduğu sırada son olarak 14 Aralık'ta Gürcistan'a adaylık statüsü verilmesiyle birlikte durum değerlendirmesi yaptı. AB'nin Moldova ve Ukrayna'yla da müzakere süreci yürütmesine ve Bosna-Hersek'e kapı aralamasına karşın Aralık 1999'dan bugüne "aday ülke" statüsündeki Türkiye’ye ilişkin çekinceli tutum Ankara'daki rahatsızlığı arttırdığı dile getiriliyor.

Fidan rahatsızlığını Brüksel’e iletti

AB Konseyi tarafından AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in hazırladığı ve Türkiye lehine Gümrük Birliği'nin güncellenmesi için teknik müzakereye başlanması çağrısı içeren rapor yönünde adım atılmaması da birlikle ilişkilerin gündeminde.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın görüşmede, Ankara'nın bu rahatsızlığını Brüksel'e ilettiği ifade ediliyor.

Hakan Fidan'ın, "AB Komisyonu ile Borrell'in hazırladığı Ortak Bildirim'in, öngörülenin aksine, geçen haftaki AB Zirvesi’nde ele alınmayıp, bir sonraki zirveye bırakılmasının doğru olmadığı" görüşünü aktardığı da paylaşılan bilgiler arasında.

Dışişleri Bakanı Fidan'ın ayrıca Varhelyi’ye, "AB’nin Türkiye konusunda daha hakkaniyetli, daha sağduyulu bir tutum sergilemesi ve küresel sınamaların yoğunlaştığı günümüzde AB’nin stratejik bir bakış açısıyla hareket ederek Türkiye ile ilişkileri ilerletmesi gerektiğini" söylediği de belirtiliyor.

Kaynaklar, Fidan'ın Türkiye’nin, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi, yatırım alanında işbirliğinin arttırılması ve vize kolaylığı sağlanması gibi konularda Avrupa Birliği’nin en kısa zamanda somut adımlar atması beklediğini de hatırlattığını da ifade ediyor.

"Borrell'in önerilerini hayata geçirme ilk adım olacaktır"

Bu noktada Türkiye'nin, Borrell'in önerileri doğrultusunda somut adım atılmaması nedeniyle Brüksel'in ilişkileri iyileştirmeyi de Mart 2024'e ötelediği görüşünde olduğu kaydediliyor.

Diplomatik bir kaynak, "Rapordaki önerilerin biran evvel hayata geçirilmesi Türkiye ile AB ilişkilerinde önemli bir ilk adım olacaktır. Tüm AB kurumlarının bu yönde hızla ve somut adımlarla harekete geçmesini bekliyoruz" yorumunu yaptı.

Josep Borrell'in Türkiye açısından görece olumlu önerilerini ve özellikle de AB Komisyonu'na Gümrük Birliği'nin güncellenmesi yönünde yetki verilmesi talebini içeren raporda, Türkiye adına AB üyeliğinden vazgeçilmediği mesajı verilmesinin de ilişkilerde olumlu bir etkisi olduğu kabul ediliyor. Bu noktada, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Temmuz ayında Litvanya- Vilnius'taki NATO Liderler Zirvesi'nde AB tarafına ilişkileri canlandırma çağrısı yaptığı anımsatılıyor.

Diplomatik bir kaynak, "AB'nin Türkiye’ye yönelik bir durum tespiti yapma aşamasında ve (Borrell'in) raporda bu önerilerle gelmesinde Sayın Cumhurbaşkanımız’ın Vilnius’taki “Avrupa Birliği ile ilişkilerin canlandırılması” yolundaki çağrısı da etkili olmuştu" görüşünü dile getirdi.

Türkiye Gümrük Birliği'nde Kıbrıs ön şartını gerçekçi bulmuyor

Diplomatik kaynaklar, "Gümrük Birliği modernizasyonu konusunda ilgili bakanlıklarımız başta Ticaret Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı gibi ilgili kurumlarımızla birlikte AB yetkilileriyle gerek bakan düzeyindeki temaslarda gerek teknik heyetler olarak beklentilerimizi dile getiriyoruz ve bu konuda teknik görüşmelerin ön şartsız olarak başlamasını, bunun içinde komisyona yetki verilmesini bekliyoruz" değerlendirmesini aktardı.

Bu noktada, AB Konseyi’nin son kararında Gümrük Birliği'nin güncellenmesi için en azından teknik müzakereye başlanması için Kıbrıs meselesi gibi ön şart konulması “süreci tıkama” olarak yorumlandı. Ayrıca, Borrell'in raporunda önerdiği biçimiyle adım atılması beklendiğine de işaret edildi.

Türkiye vize serbestisi hedefinden vazgeçmeden kolaylaştırma bekliyor

Türkiye kamuoyunda AB ülkelerine seyahat engeli olarak olarak görülen Schengen vizesi meselesi de Ankara- Brüksel ilişkilerindeki önemli gündem maddelerinden biri.

Diplomatik kaynaklar son durumu, "Vize serbestisi hedefine halel getirmeden, iş insanları, akademisyenler, öğrenciler sanatçılar ve medya mensupları gibi grupların başvurularında kolaylaştırıcı ve hızlandırıcı bir yaklaşıma, sisteme gidebilmek için hem AB’yle hem AB üyesi ülkelerle ikili ve çoklu düzeyde görüşmeler yapılıyor. 2024’te vize başvuru süreçlerinin daha hızlı sonuçlandırılması beklentimiz var, büyük ihtimalle de bu olacak zira halihazırda bazı ilerlemeler kaydedildi. Mesela başvuru ve randevu süreçleri 3-4 haftayken bazı ülkeler 2 haftaya düşürebildi" sözleriyle açıkladı.

Yıldız Yazıcıoğlu