TBMM Başkanı’ndan yeni Anayasa çıkışı: “Boynumuzun borcudur”

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, 12 Eylül Anayasası’nı geride bırakarak sivil bir Anayasa yapmasının yeni parlamentonun boynunun borcu olduğunu söyledi.

TBMM Başkanı’ndan yeni Anayasa çıkışı: “Boynumuzun borcudur”
Tüm partilerin Anayasa yapım sürecine dahil olmaları gerektiğinin altını çizen TBMM Başkanı Kurtulmuş, muhalefet partilerinin bu süreci engelleme girişimlerini doğru bulmadığına da işaret etti.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, 12 Eylül Anayasası’nı geride bırakarak sivil bir Anayasa yapmasının yeni parlamentonun boynunun borcu olduğunu söyledi.

Meclis’te medya organlarının Ankara temsilcileriyle biraraya gelen TBMM Başkanı, yeni Anayasa’nın toplumun yüzde 100 desteğini almasa bile büyük bir konsensüsle oluşturulabileceğini dile getirdi.

Kurtulmuş, “Yeni bir Anayasa yapmak, Türkiye'nin boynunun borcudur. Cumhuriyetimizin ikinci asrına yakışan önemli bir adım olacaktır. 12 Eylül darbesinin en kalıcı arızalarından birisi, darbecilerin kendilerinin kontrolünde olacak bir gelecek inşa etmek için yaptırdıkları 1982 Anayasası'dır. Bürokratik oligarşi dediğimiz, seçilmişler yerine atanmışların, milli irade yerine belli seçkin zümrelerin iradesini esas alan bir Anayasa dizayn edildi. Şimdi artık bu anayasadan bir şekilde kurtulmak zorundayız. Bu boynumuzun borcudur” dedi.

“Anayasa meselesi bir fantezi değil, bir ihtiyaçtır, bir gerekliliktir”

Milletin 15 Temmuz darbe girişimini önleyerek darbeci geleneğin önünü kestiğini belirten TBMM Başkanı, yeni süreçte parlamentonun Anayasa tartışmalarının öncüsü ve merkezi olacağını vurguladı.

Numan Kurtulmuş, “Anayasa meselesi bir fantezi değil, bir ihtiyaçtır, bir gerekliliktir. Ayrıca sadece siyasi parti veya partilerin anayasası olmaz. Milletin anayasası olur. Anayasa bir siyasi gündem değil, bir Türkiye gündemi olarak gündeme gelmeli, tartışılmalı. En geniş mutabakatı sağlayacak şekilde yolumuza devam etmemiz lazım. Önümüzdeki haftalarda Meclis eski başkanlarımız, Türkiye'deki yüksek yargı mensubu arkadaşlarımız, bunları ya ayrı gruplar halinde ya da bir masa etrafında toplayarak Anayasa tartışmalarıyla ilgili onların da tecrübelerini ve görüşlerini almak, sürecin başlangıcında olumlu katkılarını temin etmek niyetindeyim” diye konuştu.

Tüm partilerin Anayasa yapım sürecine dahil olmaları gerektiğinin altını çizen TBMM Başkanı, muhalefet partilerinin bu süreci engelleme girişimlerini doğru bulmadığına da işaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mart ayında yapılacak yerel seçimler öncesi 16 yıldır çeşitli vesilelerle tartışmaya açtığı Anayasa değişikliği konusunu bir kez daha Meclis gündemine getirecek.
İLGİLİ HABERLER

Erdoğan yeni Anayasa’da ısrarcı, muhalefet soğuk

Kurtulmuş, “Maksat Anayasa’yı yaptırmamak ise buna da yapacak bir şey yok. Bu kilidi de açacak çok zor bir formül vardır belki. Dolayısıyla burada ben bütün siyasi partilerin maksadının yeni bir Anayasa yapmak olduğuna inanıyorum. Çalışmalarını ortaya getirsinler. Muhalefete tavsiyem önyargısız bu çalışmalara olumlu destek vermeleridir. Bunu yaparlarsa kendileri kazanır. ‘Ben burada olumlu bir şey çıkmasına müsaade etmiyorum' diyene, diyecek olana benim söyleyecek bir şeyim yok. Dolayısıyla burada hiçbir ön yargı olmaksızın konular gündeme gelir, masaya gelir. Meclis çoğunluğu nasıl bir şekilde karar veriyorsa, bir metin oluşturuyorsa o şekilde metin oluşur” ifadelerini kullandı.

Tanrıkulu’na “TSK’yı töhmet altında bırakılmasını kabul etmek mümkün değil” eleştirisi

TBMM Başkanı, Türk Silahlı Kuvvetleri hakkındaki bazı değerlendirmeleri nedeniyle hakkında fezleke hazırlanan CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun durumu ile ilgili görüşlerini de aktardı:

“Benim siyaseten söyleyecek olduğum şey şudur: Sayın milletvekili keşke bu kadar rahat Türk Silahlı Kuvvetleri’ni töhmet altında bırakacak bir konuyu; hem de elinde hiçbir bilgisi, belgesi olmaksızın ifade etmesinin doğru olmadığı kanaatindeyim. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin töhmet altında bırakılmasını kabul etmek mümkün değil. Şu anda Meclis’e gelmiş bir fezleke yok ama sonuçta burada bizim söyleyeceğimiz, Sayın Milletvekili’ne de tavsiyemiz; ölçülü muhalefet edebilir, bazı konulara itiraz edebilir, herkesin böyle bir hakkı var. Terörle mücadelede Türk Silahlı Kuvvetleri’ni rencide etmek, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni töhmet altında bırakmak ve uluslararası alanda Türkiye'nin itibarını hiçe sayacak bu anlamdaki sözler hangi milli menfaatlere destek olur?"

“Can Atalay konusunda mahkeme karar verecek”

TBMM Başkanı, Hatay’dan milletvekili seçildiği halde mahkeme tarafından tahliye edilmeyen Türkiye İşçi Partili Can Atalay hakkında TBMM’nin tavrının ortada olduğunu da söyledi.

Kurtulmuş, “İsmi Genel Kurul’da okundu, oda tahsis edildi, İnsan Hakları İnceleme Komisyonu üyeliğine seçildi. Bu konuda TBMM’nin tavrı ortadadır. Burada Meclis kendisini mahkeme yerine koyacak değildir. Mahkeme kararını verecek, tutukluluk halini kaldıracak ve yemin etmesi ile sonraki yasal süreçlerin devam etmesi mümkün olacaktır” diye konuştu.

“Hem Türkiye'nin onayıyla NATO'ya girmeyi bekleyeceksiniz hem de kendi ülkenizde terör örgütlerine zemin hazırlayacaksınız”

NATO’ya girmek için Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin onayını bekleyen İsveç hakkında da değerlendirmelerde bulunan Numan Kurtulmuş, kategorik olarak hiçbir ülkenin Atlantik İttifakı’nın parçası olmasına karşı olmadıklarını belirtti.

TBMM Başkanı, “Finlandiya ve İsveç'in her ikisi birbirine çok benzer, güvenlik öncelikleri birbirine çok benzer iki ülke olmasına rağmen Türkiye olarak Finlandiya'ya başka bir reçete, İsveç'e başka bir reçete uyguladık. Bunun sebebi de şuydu, özellikle İsveç'te hem Türkiye karşıtı bölücü örgütlerin çok rahat hareket ediyor olması, hem Türkiye'nin onayıyla NATO'ya girmeyi bekleyeceksiniz hem de kendi ülkenizde terör örgütlerine ve İslam karşıtı bu insanlık dışı faşist gösterilere zemin hazırlayacaksınız. Bunların ben İsveç tarafından da kısa sürede gözden geçirileceğini ve olumlu adımlar atılacağını ümit ediyorum” dedi.

Meclis Başkanı, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Türkiye’ye dair eleştiriler de içeren “2022 Türkiye Raporu” hakkında ise, “Son derece taraflı, Türkiye düşmanı belli lobilere sanki teslim edilmiş ve onların ofislerinde hazırlanmış, neredeyse her bir cümlesinde Türkiye karşıtlığını kelimelerin içerisine giydirmiş olan, taraflı, yanlı bir rapor olduğu kanaatindeyim. Bizim için yok hükmünde bir rapordur” değerlendirmesinde bulundu.