Alman medyasından Suriye’deki güç mücadelesine dair çarpıcı analiz
Alman medyasından Suriye’deki güç mücadelesine dair çarpıcı analiz: Erdoğan ile Netanyahu arasında Ortadoğu’da nüfuz savaşı

Alman gazetesi Tageszeitung (taz), Suriye’de artan jeopolitik gerilimi, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu arasında bir “nüfuz savaşı” olarak tanımladı. Christian Böhme imzalı haberde, her iki liderin bölgedeki varlıklarını ve etkilerini artırmak adına Suriye’yi stratejik bir savaş alanı olarak kullandığı belirtildi.
Ankara’ya mesaj niteliğinde saldırılar
Haberde, İsrail’in son dönemde Suriye’ye yönelik saldırılarının, doğrudan Türkiye’ye yönelik bir mesaj olduğu ifade edildi. İsrail’in, Şam yakınlarındaki İran üslerini hedef alması ve İran bağlantılı milis güçlerin faaliyetlerine karşı sert tutumu, İsrail’in kuzey sınırlarını güvence altına alma stratejisinin parçası olarak değerlendirildi. Özellikle İran’ın Golan Tepeleri yakınında konuşlandığı ve İsrail’in kendini bu tehditten korumak için geniş çaplı operasyonlara yöneldiği vurgulandı.
İsrail hükümetinde görevli Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın “Suriye’deki olumsuz rolü nedeniyle Türkiye’yi bir tür otoriter protektör gibi görmek gerekir” şeklindeki değerlendirmesi, Ankara’ya yöneltilen sert eleştirilerden biri olarak öne çıkıyor.
Türkiye’nin stratejik hedefi: Kuzey Suriye’de egemenlik
Haberde Türkiye’nin Suriye’deki etkisine dikkat çekilerek, özellikle kuzeydeki Kürt bölgelerinde oluşturulan fiili otonomi yapısının Türkiye tarafından tehdit olarak algılandığı ifade ediliyor. Türkiye’nin, ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) karşı HTŞ (Heyet Tahrir el-Şam) ve benzeri grupları destekleyerek denge kurmaya çalıştığı belirtiliyor. Ayrıca Türkiye’nin Şam yönetimiyle hem istihbari hem de ekonomik düzeyde yeniden temas kurmaya çalıştığı da haberde yer alıyor.
Netanyahu’nun önceliği: İran etkisini kırmak
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun temel hedefi ise İran etkisini Suriye’den tamamen söküp atmak. Özellikle Şam çevresindeki İran üsleri, Hizbullah transfer hatları ve Şii milislerin konuşlandığı bölgeler, İsrail’in hava saldırılarıyla sık sık hedef alınıyor.
Tageszeitung’a konuşan Heinrich-Böll Stiftung’un Ortadoğu uzmanı Bente Scheller, İsrail’in saldırılarının mantığını “İsrail için tehdit net ve doğrudan. Suriye’de askeri varlık gösteren İran destekli güçler, Golan üzerinden İsrail’e saldırı düzenleyebilir” sözleriyle yorumladı.
ABD’nin denge kurma çabası
Gazeteye göre ABD’nin Suriye’de arabulucu olarak oynadığı rol ise giderek daha sembolik bir hal alıyor. Washington, hem Türkiye’yi hem de İsrail’i aynı anda memnun edemiyor. Bu da Suriye’deki güç dengesinin daha çok bölgesel aktörler eliyle yeniden şekillendiğini gösteriyor.
taz’ın haberinde yer alan analizlere göre, hem Erdoğan hem de Netanyahu için Suriye, bölgesel liderlik mücadelesinin sahnesi haline gelmiş durumda. Ancak olan bitenden en çok zarar görenler ise yine Suriye halkı oluyor.
⸻