Berlin’de Tiyatro 28’in kurucusu Ufuk Güldü: “Türkçeyi yaşatmak için sahnedeyiz; NSU’yu sahneye taşıyacağız”
Tivitürk stüdyolarında yapılan arşiv röportajında Ufuk Güldü, Tiyatro 28’in hikâyesini, Berlin’de tiyatro kültürünün zorluklarını ve ırkçılıkla mücadele planlarını anlattı
Gazeteci Mustafa Ekşi’nin TVTürk’te hazırladığı güncel programın arşiv kaydında, Tiyatro 28’in kurucusu oyuncu, yönetmen ve drama eğitmeni Ufuk Güldü konuk oldu. Güldü, 2009’da temelleri atılan yapının bugün iki sahne, devlet sertifikalı bir okul ve yılda binlerce çocuğa ulaşan festivallerle büyüdüğünü söyledi. “Türkçe öğrenmeden Almanca da derinleşmek zor. Gençlerin ana dilini güçlendiren bir tiyatro modeli kurduk” diyen Güldü, ırkçılık ve ötekileştirmeyle mücadele eden projelerine NSU cinayetlerini konu alan yeni bir oyun ekleyeceklerini açıkladı.
Tiyatro 28’in doğuşu ve Berlin’e uzanan yol
Oyunculuk eğitimi sonrası 2008’de Berlin’e gelen Ufuk Güldü, kentin yoğun kültür ortamının kararında belirleyici olduğunu anlattı. Münich ve Hamburg’a kıyasla Berlin’de üretim koşullarının elverişli olduğunu belirten Güldü, “Kısa film teklifiyle geldim, paylaşımlı evde kaldım, sonra ‘burada kalmalıyım’ dedim” ifadelerini kullandı.
Tiyatro 28, ilk yıllarında kurs afişlerini kapı kapı asarak, biletlerini elden satarak ayakta kaldı. 2012’de dernekleşen yapı, 2016’da kendi salonuna kavuştu. Bugün Moabit’te yaklaşık 200 kişilik, Wedding’de 220 kişilik iki sahnede çocuk ve yetişkin oyunları dönüşümlü oynanıyor.
Okul modeli: Devlet onaylı eğitim ve sahne pratiği
Güldü, Tiyatro 28 bünyesinde devlet sertifikalı üç yıllık tam zamanlı bir programın yanı sıra hobi atölyelerinin sürdüğünü söyledi. Öğrenciler oyunculuk ve tiyatro/drama pedagojisi alanlarında eğitim alıyor; diksiyon, dans ve hareket, drama ve sahne pratiği aynı müfredatta buluşuyor. Mezunların bir bölümü Berlin’de okullarda ve sosyal alanlarda çalışıyor; bazı oyuncular dizi ve sinema projelerine transfer oluyor. “Bir eğitmenin her şeyi tek başına vermesini doğru bulmuyoruz; çok disiplinli bir kadroyla çalışıyoruz” dedi.
Festivaller: 23 Nisan’dan “uluslararası” açılıma
Tiyatro 28’in imzası haline gelen iki festivalin beşinci yılına girildi. Her Nisan ayı çerçevesinde çocuk tiyatrosu günlerinde 3.500–4.000 çocuk ücretsiz profesyonel oyunlar izliyor. Ayrıca Türkiye’den alternatif ve nitelikli yapımların ağırlandığı Türk Tiyatro Festivali düzenleniyor. Güldü, yıllardır Türkiye’den kurumsal destek alamadıkları için çocuk festivalinin adını “Uluslararası Çocuk Tiyatro Festivali”ne çevirdiklerini, Berlin’deki kültür fonlarının sahip çıktığını belirterek “Keşke 23 Nisan vurgusunu hep koruyabilseydik” dedi.
“Dizi izlemek yerine sofra sohbeti” çağrısı
Berlin’de haftada iki gün oyun çıkarabildiklerini, geri kalan günleri prova ve konuk ekiplerle doldurduklarını söyleyen Güldü, tiyatro seyircisinin popüler kültür karşısında zayıf kaldığını hatırlattı. “Diziyi azaltıp ailece sofrada sohbet edin; tiyatroya gelmeseniz bile zamanı geri kazanın” çağrısı yaptı. Yerel gençlerin oyunlarına ilginin artmasının hayati olduğunun altını çizerek “Duayenlere elbette kapımız açık ama Berlinli genç oyuncunun alkışı daha çok ihtiyaç” dedi.
Ödüller, kısa filmler ve ırkçılıkla mücadele
Yönetmenlik eğitimi almamasına rağmen çok sayıda kısa film çeken Güldü, ırkçılık ve çevre temalı yapımlar ürettiklerini anlattı. Berlin’de Stolpersteine taşlarını temizleyen ve Holokost hafızasını odağa alan bir çalışmayla büyük bir kitle önünde ödül aldıklarını, Tuğçe Albayrak anmasına adanan bir projeyle de takdir gördüklerini söyledi.
Tiyatro 28, Almanca ve Türkçe üretim yapıyor; oyunların bir bölümü iki dilli veya üst yazılı. Yıllık turne sayısı 100’ün üzerine çıkmış durumda; Kanada’dan dahi davet aldıklarını aktaran Güldü, yeni sezonda çocuk oyunlarını çoğaltıp Almanya çapında daha geniş bir turne planlıyor.
İlgili Haber
Berlin’de “NSU – Auch Deutsche unter den Opfern” tiyatrosu:
Irkçılıkla yüzleşmenin sahnedeki yankısı
NSU oyunu yolda: “Irkçılık sahnede de yargılanmalı”
Güldü, NSU cinayetlerini konu alan bir oyunu iki dil seçeneğiyle sahneye taşımaya karar verdiklerini açıkladı. “Mahkeme salonlarında yıllarca mağdurlar suçlandı. Bu kabusun adı var: sistematik ırkçılık. Alman seyircinin de yüzüne bakarak anlatacağız” diyen Güldü, projeyi gerekirse kendi imkânlarıyla hayata geçireceğini belirtti.
Devletten beklenti ve medya ile mesafe
Türkiye’nin kültür ataşeliği ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan kalıcı ve öngörülebilir destek beklediğini söyleyen Güldü, “Yurt dışındaki kültür yatırımı net bir hedef olarak görünmüyor” eleştirisini dile getirdi. Yerel ve ulusal medyayla ilişkilerinde ise “kapımız açık ama arayıp rica etmeyi alışkanlık edinmedim” diyerek öz eleştiri yaptı ve NSU oyununun galasına basını davet etti.
Sonraki adımlar: Sahne yenilemesi ve yeni repertuvar
Tiyatro 28, sahne genişletme, ışık–ses altyapısını yenileme ve kafe bölümünü elden geçirme planı yapıyor. 2025 sezonunda en az dört yeni çocuk oyunu, iki dilli bir NSU prodüksiyonu ve Türkiye’den nitelikli konuk yapımlar programda yer alacak.
ArşivHaber