Habil Kılıç ve NSU'nun Irkçı Cinayetleri
Habil Kılıç ve NSU'nun Irkçı Cinayetleri: Almanya'da Karanlık Bir Dönem

Habil Kılıç, 29 Ağustos 2001'de Almanya'nın Münih kentinde acımasız bir şekilde öldürüldü. Bu cinayet, Neonazi terör hücresi NSU'nun (Nationalsozialistischer Untergrund) işlediği on ırkçı cinayetten biriydi. NSU'nun hedef aldığı kurbanlar genellikle Türkiye kökenli göçmenler ve diğer etnik azınlıklardan insanlardı.
NSU'nun Faaliyetleri ve Cinayet Serisi
NSU, Almanya'da 1998-2011 yılları arasında faaliyet gösteren bir terör örgütüydü. Üç ana üyesi olan Beate Zschäpe, Uwe Böhnhardt ve Uwe Mundlos, göçmen kökenli kişileri hedef alarak Almanya genelinde bir dizi cinayet, bombalama ve banka soygunu gerçekleştirdi. Habil Kılıç'ın öldürülmesi de bu terör saldırılarının bir parçasıydı.
Kılıç, sıradan bir bakkaldı ve ailesini geçindirmek için çalışıyordu. Ancak, NSU'nun ırkçı nefretine hedef oldu ve iş yerinde soğukkanlılıkla öldürüldü. Bu saldırıların arkasında yatan temel motivasyon, Almanya'daki göçmen topluluklara korku salmak ve onları sindirmekti.
İlgili Haber
NSU'nun Kurbanları
NSU'nun cinayet serisi, on masum insanın hayatına mal oldu. Bu insanlar arasında sadece Habil Kılıç değil, aynı zamanda başka Türkler, bir Yunan vatandaşı ve bir Alman kadın polis memuru da vardı. İşte NSU tarafından öldürülen kurbanların tam listesi:
1. Enver Şimşek (9 Eylül 2000) - Nürnberg'de çiçekçi dükkanı sahibi. NSU'nun bilinen ilk kurbanıdır.
2. Abdurrahim Özüdoğru (13 Haziran 2001) - Nürnberg'de terzi. İş yerinde başından vurularak öldürüldü.
3. Süleyman Taşköprü (27 Haziran 2001) - Hamburg'da bakkal. Dükkanında vurularak öldürüldü.
4. Habil Kılıç (29 Ağustos 2001) - Münih'te bakkal. Dükkanında başından vurularak öldürüldü.
5. Mehmet Turgut (25 Şubat 2004) - Rostock'ta dönerci. İş yerinde vurularak öldürüldü.
6. İsmail Yaşar (9 Haziran 2005) - Nürnberg'de dönerci. Dükkanında vurularak öldürüldü.
7. Theodoros Boulgarides (15 Haziran 2005) - Münih'te Yunan asıllı bir anahtarcı. Dükkanında vurularak öldürüldü.
8. Mehmet Kubaşık (4 Nisan 2006) - Dortmund'da bakkal. Dükkanında vurularak öldürüldü.
9. Halit Yozgat (6 Nisan 2006) - Kassel'de internet kafe sahibi. İş yerinde vurularak öldürüldü.
10. Michèle Kiesewetter (25 Nisan 2007) - Heilbronn'da Alman polis memuru. Meslektaşıyla birlikte devriye görevindeyken başından vurularak öldürüldü. Yanındaki meslektaşı ağır yaralandı ama hayatta kaldı.
Bu cinayetlerin hepsi benzer bir tarzda işlendi; kurbanlar, iş yerlerinde soğukkanlılıkla infaz edildi. Ne yazık ki, Alman güvenlik güçleri bu cinayetlerin arkasında ırkçı bir terör örgütünün olduğunu uzun süre fark edemedi veya bunu kabul etmekte isteksiz davrandı.
İlgili Haber
NSU'nun Ardından
2011'de NSU'nun varlığı ortaya çıktığında, Almanya genelinde büyük bir şok ve öfke yaşandı. Beate Zschäpe, NSU'nun hayatta kalan tek üyesi olarak yakalandı ve 2018 yılında ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Ancak, NSU'nun destekçileri ve iş birlikçileriyle ilgili birçok soru halen cevapsız kaldı. Özellikle, bu terör örgütünün nasıl bu kadar uzun süre faaliyet gösterebildiği ve Alman güvenlik güçlerinin neden bu tehdit karşısında daha erken harekete geçmediği konularında büyük tartışmalar yaşandı.
NSU cinayetleri, Almanya'da ırkçı nefretin ve aşırı sağcı şiddetin ne kadar tehlikeli boyutlara ulaşabileceğini gösterdi. Bu olaylar, Almanya'da ırkçılıkla mücadele çabalarının arttırılması ve göçmen toplulukların korunmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Habil Kılıç ve diğer kurbanlar, ırkçı şiddetin kurbanı oldular, ancak anıları, Almanya'da ve dünya genelinde ırkçılığa ve nefret suçlarına karşı verilen mücadelenin bir parçası olarak yaşamaya devam ediyor.
Bugün, Habil Kılıç'ı ve diğer tüm NSU kurbanlarını anarak, ırkçı şiddetin hiçbir toplumda yeri olmadığını bir kez daha hatırlamalıyız.