Credit Suisse'i Kurtarma Planı Korkuları Gidermiyor

İsviçre'nin en büyük bankası UBS Group'un devlet desteğiyle Credit Suisse'i satın alma kararının ardından bankacılık hisseleri ve tahvil değerleri bugün hızla düştü.

UBS hisseleri, yatırımcıların, Credit Suisse'i satın alma anlaşmasının uzun vadeli faydalarına ve sağlam bankacılığın simgesi olarak kabul edilen İsviçre'nin bankalarının görünümüne ilişkin kaygıları nedeniyle yüzde 7 değer kaybetti.

İsviçreli yetkililerin dün tasarladığı pakete göre UBS, 167 yıllık geçmişe sahip olan Credit Suisse'i 3 milyar İsviçre frangı (3,23 milyar dolar) karşılığı satın alacak ve 5,4 milyar dolara kadar olan zararı üstlenecek.

Yatırımcıların dikkati şimdi Credit Suisse'in bazı tahvil sahiplerinin karşı karşıya kalacağı büyük zarara çevrildi. Krizin başka bankalara sıçrama riski ve orta ölçekli bölgesel Amerikan bankalarının kırılgan durumu, yatırımcıların kaygılarını körükleyen diğer etkenler.

Avrupa bankalarının hisse değerleri düşerken Avrupa bankacılık endeksi .SX7P yüzde 2,3 geriledi. Alman bankacılık devleri Deutsche Bank ve Commerzbank ise yüzde 3,1 ve yüzde 3,3 oranında değer kaybetti. Fransız yatırım bankacılığı firması BNP Paribas ise değerinin yüzde 3,7'sini kaybetti.

Mali hizmetler firması Morningstar'dan uzman Johann Scholtz, UBS'in Credit Suisse'i satın almasıyla ilgili, "Bir hafta, mali piyasalar açısından çok uzun bir süre olabilir. UBS'in Credit Suisse'i 3 milyar franga satın alması bir hafta önce şahane bir anlaşma olarak görülebilirdi. Şimdiyse durum net değil" dedi ve anlaşmanın nihai olarak UBS'e fayda sağlayacağını belirtti.

Öte yandan mali hizmetler firması S&P Global Market Intelligence verileri, UBS'in kredi temerrüt riski priminin 117 baz puandan 153 baz puana yükseldiğini ortaya koydu.

Eşgüdümlü eylem

Yatırımcıların haftasonunda merkez bankalarının mali sisteme istikrar kazandırmak için dolar likiditesi sağlayacakları yönündeki taahhütlerini önemsemediği gözlendi.

Amerikan Merkez Bankası (FED) ile birlikte Kanada, İngiltere, Japonya, İsviçre ve Avrupa merkez bankaları, piyasa likiditesini arttırmak için eşgüdümlü hareket edeceklerini açıklamıştı.

Avrupa Merkez Bankası (ECB) gerektiği takdirde Euro bölgesi bankalarını destekleme sözü verdi.

Öte yandan dün kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global, First Republic'in kredi notunu daha da düşürdü ve bankaya yapılacak mevduat takviyesinin likidite sorunlarını çözmeyebileceğini kaydetti.

First Republic hisseleri, bugün piyasa açılışından önce hızla geriledi. Amerikan bankacılık hisseleri, bazı büyük bankaların First Republic'e 30 milyar dolar mevduat sağlama adımına rağmen baskı altında kalmayı sürdürüyor.

Risk yeniden hesaplanıyor

UBS'in Credit Suisse'i devralma adımı, İsviçre hükümetinin sağladığı garantiyle destekleniyor. Böylelikle 2008 yılında Lehman Brothers'ın çöküşünden bu yana en büyük banka iflasının engellenmesi amaçlanıyor.

Öte yandan İsviçre bankacılık düzenleme ve denetleme kurumu (FINMA), Credit Suisse'in 17 milyar dolar nominal değere sahip borçlanma aracı ilave tier-1 (AT1) tahvillerinin değerinin sıfıra indirilmesine karar verdi. Bu karar, hissedarlardan daha iyi korunacaklarını düşünen tahvil yatırımcılarının tepkisini çekti.

"CoCo (convertible bonds) tahvilleri" olarak bilinen hisse senedine dönüştürülebilir şartlı tahviller, bir bankanın sermaye seviyesinin belirli bir eşiğin altına düşmesi halinde sermayeye dönüştürülebiliyor ya da siliniyor.

Mali hizmetler firması Allianz'dan danışman Mohamed El-Erian, İngiliz Sky News'a AT1 tahvilleriyle ilgili yaptığı değerlendirmede, "Herkesin uyulduğunu düşündüğü bazı kurallar var, ancak bu tahvillere yapılan uygulama çok şaşırtıcı. İnsanlar, riskin ne olduğunu yeniden hesaplıyor" dedi.

UBS'le ilgili sorular

Credit Suisse'i devralma anlaşması, UBS'i İsviçre'nin tek küresel bankası haline getirecek ve İsviçre ekonomisini kredi sağlayan tek bir kuruma bağlayacak.

Bugün Credit Suisse'in Uzakdoğu'daki ana ofislerinde durumun normal seyrinde olduğu, ancak Hong Kong ve Singapur'daki ofislere gelen çalışanların işten çıkarılma olasılığı konusunda kaygılandığı gözlendi.

İsviçre Parlamentosu'ndaki Sosyal Demokratlar'ın lideri Roger Nordmann, Credit Suisse'i kurtarma anlaşmasının İsviçre ve UBS açısından çok büyük bir risk oluşturduğunu söyledi ve Credit Suisse'in girdiği krizden banka liderlerini sorumlu tuttu.

Nordmann, "Olanlar, İsviçre'nin güvenilirliği açısından çok kötü" dedi.