Göçmen Oyları ve Haluk Yıldız: Strateji mi, Çıkmaz Sokak mı?
Mustafa Ekşi
Almanya’daki göçmen kökenli seçmenler yıllardır siyasi partiler tarafından bir oy deposu olarak görülüyor. Özellikle Müslüman seçmen kitlesinin oyları, siyasi tartışmalarda her seçim dönemi yeniden gündeme geliyor. Ancak bu oyların etkili bir şekilde yönlendirilmesi ve siyasi ağırlığa dönüşmesi konusunda ciddi soru işaretleri var. Bu soru işaretlerinin başında da Haluk Yıldız ve onun yıllardır sürdürdüğü “göçmen siyaseti” geliyor.
Haluk Yıldız, Big Partisi’nin genel başkanı olarak uzun süredir Almanya’daki Müslüman ve göçmen kökenli seçmenlere hitap ediyor. Ancak yıllar içinde görüldü ki, bu parti ne siyasi bir ağırlık oluşturabildi ne de göçmenlerin gerçek sorunlarına çözüm üretebildi. Bunun yerine, Yıldız ve partisi her seçimde büyük partilere karşı bir protesto alternatifi sunduğunu iddia ederek baraj altı kalmaya mahkûm partilere
yönlendirilen oyların boşa gitmesine sebep oldu
İlgili Haber
“Beklentilerin Altında Kalan BIG, Yükselen DAVA"
.
Bundan önceki seçimlerde de benzer bir strateji izleyen Yıldız, bu seçimde de Müslüman seçmeni Jürgen Todenhöfer’in Gerechtigkeitspartei’sine yönlendiriyor. Todenhöfer’in söylemleri elbette Filistin davasına destek veriyor, ancak gerçekte siyasi ağırlığı olmayan bir partiye verilen oylar kime yarıyor? 1 milyon Türkiye kökenlilerin oyunu bir kez daha siyasi arenada etkisiz hâle getirmek, Almanya’daki göçmen toplumunun sesini tamamen duyulmaz kılmak değil mi?
Haluk Yıldız’ın bu tavrı, yıllardır süregelen bir çıkmaz sokağa saplanmış siyaset anlayışının devamı gibi görünüyor. Seçmenleri bir araya getirip güçlü bir siyasi hareket oluşturmak yerine, onları küçük ve etkisiz partilere yönlendirerek gerçek anlamda temsil edilme ihtimallerini sıfıra indiriyor. Peki bu gerçekten bir strateji mi, yoksa bir siyasi başarısızlık mı?
İlgili Haber
Almanya'da kurulan dördüncü göçmen kökenli parti DAVA
Seçmenler artık şu soruyu kendilerine sormalı: Her seçim döneminde kendilerine “alternatif” olarak sunulan ancak siyasi arenada varlık gösteremeyen partilere mi destek vermeli, yoksa gerçekten bir değişim yaratabilecekleri yerlere mi yönelmeli? Almanya’daki Müslüman göçmenlerin siyaset sahnesinde bir figüran olmaktan çıkıp aktif aktörler hâline gelmesi için stratejik düşünmeleri şart. Aksi hâlde, Haluk Yıldız gibi isimlerin yönlendirmesiyle her seçimde sandıkta kaybolan oylar, Müslüman seçmenin en büyük siyasi açmazı olmaya devam edecek.
ilgili Haber(Arşiv)
